Prof Dr Saim Yılmaz
"Variste standart tedavi artık cerrahi dışı yöntemlerdir"
Kılcal varislerde, eğer doğru uygulanırsa, en iyi yöntem mikroskleroterapidir. Bunun dışında, kılcal varislerde sık olarak kullanılan bazı transdermal tedaviler vardır. Bu tedavilerin amacı, kılcal varisleri cilt yüzeyinden yakarak azaltmaktır. Bunun için en sık kullanılan yöntemler lazer, radyofrekans ve mikrodalgadır.
Transdermal tedavilerin ençok bilineni ve tüm dünyada en yaygın kullanılanıdır. "Transdermal lazer" ile büyük varis tedavisinde kullanılan "endovenöz lazer" sıklıkla karıştırılır. Endovenöz lazer, büyük varislerde varislere neden olan venöz yetmezlikli damarı kapatmak için kullanılan ve steril şartlarda yapılan bir tedavidir ve varis ameliyatının cerrahisiz karşılığıdır. Transdermal lazer ise, daha çok cildiye hekimlerinin ve güzellik merkezlerinin uyguladığı, lazer epilasyon benzeri bir işlemdir. Transdermal lazerde, yüzeyden gönderilen lazer ışını ciltten geçerek kılcal varislere ulaşır ve onları yakarak tahrip eder. İşlemin başarısı, cildin kalınlığı, rengi, kılcal varislerin rengi, yüzeye yakınlığı ve kalınlığıyla ve ayrıca kullanılan lazerin enerjisi ve dalga boyuyla değişebilir. Lazer genel olarak, cildin ince olduğu yüz bölgesinde daha başarılıdır. Bacakta ise, ten rengi açık ve kılcal varisleri çok küçük olan hastalarda daha etkili olur. Mikroskleroterapiden sonra bazen geriye kalabilen çok ince kılcal varislerin tedavisinde ideal bir yöntemdir.
Transdermal lazerde, ışının kılcal varislere etkili olabilmesi için ciltten de geçmesi gerekir ve bu sırada cilde de zarar verebilir. Radyofrekans ve mikrodalga, lazerin bu dezavantajını ortadan kaldırmak için geliştirilmişlerdir. Her iki yöntemde de, cilt çok ince bir iğneyle geçilerek kılcal varislere ulaşılır ve radyofrekans ya da mikrodalga enerjisi ile damarlar yakılır. Ancak, her seferinde 1mm kadar bir alan yakılabildiğinden, bir seansta yüzlerce kez cilde iğne batırmak gerekir. İğne çok ince olduğu için ağrı yapmaz, ancak damarı yakmak için kullanılan radyofrekans ya da mikrodalga ağrıya neden olur. Ayrıca, oluşan iğne deliklerinin iyileşmesi aylarca sürebilir.
Mikroskleroterapi ile birlikte, lazer, radyofrekans ve mikrodalga yöntemlerinin tümünü kullanmış bir hekim olarak deneyimlerimi aşağıdaki başlıklarda özetleyebilirim.
1. Kılcal varislerde en etkili ve hasta için en konforlu tedavi "iyi" yapılmış bir mikroskleroterapidir. Transdermal tedaviler, mikroskleroterapiye uygun olmayan ya da bu tedavi sonrasında geride kalan çok ince kılcal varisler için daha uygundur.
2. Lazer, radyofrekans ve mikrodalga yöntemlerinin hepsi, kılcal varislerle beraber cildi de bir miktar yakmak zorundadır. Bu nedenle, işlem sırasında ağrıya ve ciltte bazı yan etkilere neden olabilirler. Bu yöntemlerin içinde kanımca lazer diğerlerine göre daha etkilidir, ancak uygun dalga boyunda ışınla kullanılmalıdır. Radyofrekans ve mikrodalga daha az etkilidir ve lazer kadar ağrılıdır. Ayrıca, ciltte yakmayla oluşan iğne deliklerinin kapanması uzun zaman alabilmektedir.